Aydınlıklara yalvarış güneşin ve ışığın her gün doğduğu en doğudan. İnsanın anavatanı çocukluğudur derler. Kişi erişkin bir birey olduğunda en bunalımlı dönemlerinde sığındığı en güvenilir liman çocukluğudur. Yeniden gülümseme cesaretini aradığımız yer olan anavatan bazı çocuklar için karanlık ve rezil zebanilerle dolu…. Karanlık ve kirletilen insanlığın kurbanı o biricik çocuk dünyalarımız. Karanlıkların bol mukuslu ve […]
‘’Eğer biri sana parmağıyla güneşi gösterir ve sen de parmağa bakarsan aptalsın demektir. Eğer güneşe bakarsan daha da aptalsındır, çünkü güneş gözlerini kör eder. Senin bakman gereken parmakla güneş arasında uçan kuştur…’’(Subcomandante Marcos) Masal bu ya… Düşsel bir mitos ormanında Echo adında bir kız yaşarmış.. Çok güzel bir peri kızıdır da Echo. Kendisine âşık olanlara […]
“Böcek” kelimesi birçok insanda korkutucu duygular uyandırır. Bu genellemenin dışında kalan yegâne böcekler “uğur böcekleri”dir. Adını duyduğumuzda veya kendini gördüğümüzde parlak kırmızılığı gözlerimizi parıldatır. Oysaki uğur böceklerinin kırmızılığı doğada zehirli besinleri çağrıştırdığından düşmanların uzak durmasına neden olur. Uğur böceklerinin parlak renkleri kuşlardan korunmalarını sağlar. Saldırıya uğradıklarında altı tane olan bacaklarını karınlarına çekerek ölü taklidi yaptıkları […]
Eskilerin zarif kibarlıklarından olsa gerek, canlı bir varlığı nesnel olmaktan uzaklaştırmak için ‘eşek!’ yerine; Arapça kökenli birazda binit ve anlamına gelen ’merkep’ demişler… Eşekler ilk kez muhtemelen günümüzden 6000–7000 yıl önce Etyopya ve Somali’de evcilleştirildi. Mo¬dern eşek yani günümüz eşeği, Afrika eşeği ile aynı türdür (Equus asinus). Eşekler atlarla birlikte Hippomorpha alttakımındaki Equidae ailesinden. Kökenini […]
(..Eskiden, bir narın ortasında yaşadığım sırada tanelerden birisinin şöyle dediğini duydum: “Bir gün bir ağaç olacağım ve rüzgar dallarımın arasında şarkı söyleyecek ve güneş yapraklarımın üstünde dans edecek ve bütün mevsimler boyunca güçlü ve güzel olacağım… Halil Cibran ”) Bir çok biyolojik zenginlikte olduğu gibi, narın kendiside kadim doğu zenginliğinin doğulu bir ürünü. Kültüre alınıp […]
Kediler çocukluğumun anı tarihine karaya çalan bir kedinin incitmesiyle girmişlerdir. Çocukluğumun ilk anıları arasında bir sokak kedisinin; babamın bana armağanı olan narin tavşanımı kapıp boğazlaması ile yerini alır. Bu çocukluk incinmemden ötürüdür ki uzun yıllar kedilere karşı hep mesafeli yaklaştım. Ta ki Kemal BURKAY’ ın ‘’…Tut ki karnım acıktı, anneme küstüm Tüm şehir bana küskün […]
Metal bir levhada ki yazı; gözlerimin gözbebeklerine fark ettiğim an şu cümle ile kazındı… ‘’FARK EDEMEDİKLERİMİZİ, GELECEK GÖREMEYEBİLİR!!!’’ GöZ Bebeğim FARK EDEMEDİKLERİMİZİ, GELECEK GÖREMEYEBİLİR!!!! İNSANLARIN VEYA KURUMLARIN, KISA VADELİ ÇIKARLARINI ESAS ALARAK DOĞAL KAYNAKLARI VE VARLIKLARI YOK ETMELERİ SONUCU, EKOLOJİK DENGELERDEKİ BOZULMALAR, UZUN VADEDE GELECEĞİ TEHDİT EDEN TEHLİKELERE DÖNÜŞMEKTEDİR. DOĞADAKİ VARLIKLARIN VE ÇEVRENİN KORUNMASI BİLİNCİNDEN […]
‘’Bir köprüde karşılaşmış iki inatçı keçi…’’ diye başlayan şarkılı hikâyeyi çağrıştıran insansı keçilere… Keçi derken inat. İnat derken keçi geçer aklımızdan. Koyun ve sığırın pek de uzak olmayan bir akrabası sayılan keçi (Capra bircus), 10.000 yıl evvel Iran dağlarında evcilleştirilen ilk ot oburdur. Bilinenin tam aksine; keçiler olmasaydı tarım asla başlamazdı. Tüm evcil keçi soylarının […]
(……… ……… ‘kışkırt yaban atlarını, kışkırt, dionysos!..’ dediler HİLMİ YAVUZ ) Başkalaşımın ve yeniden doğuşun bilge amacı olan bahar mevsiminin; kır vakti çayırlarındayız. Kış mevsimin yokluk koşullarının verdiği bakımsızlık ve yorgunluk atın beyazlığına tüm doğalığıyla yapışmış. Beyaz teninde mahmuz yaraları olmayan fakat acının lekelerini barındıran at.Ve bu atın toynakları; kıvılcım püsküren çakmaklar olmaktan uzak, toprağa […]
‘’Toprak bilge bir öğretmendi. Ateşe, suya ve havaya öğretti. Ota, ata, balığa, kuşa ve insana bereketini sundu. Büyüttü, doğurttu. Koşturdu yüzdürdü uçurdu… Ve İNSAN düşündü… Okudu, yazdı, çizdi. Öğrendi ve çoğalttı… Aldırmadı, dinlemedi, korkmadı ilkel olandan…’’ İlk görüşte her çiçek gibi o da sıradan bir çiçek olmamanın özeliklerini barındırır. O çiçek olmanın ötesindedir aslında. Fersah […]
Gelinciklerin ve Papatyaların Cumhuriyeti…